Mevlana pubblico
[search 0]
Altro
Scarica l'app!
show episodes
 
Loading …
show series
 
Dâvûd bin Husayri şöyle demiştir: “Resûlullâh (s.a.v.)Efendimiz, kavminin her bakımdan en faziletlisi olarakbüyüdü; hepsinin en güzel ahlaklısı O (s.a.v.) idi. Mürüvette ve hoşgörüde en ileri olan O (s.a.v.) idi, en iyi komşu idi. Hilm, emânet ve sadâkat bakımından hepsindenönde idi, çirkin söz söylemekten en uzak olan da yine O(s.a.v.) idi. O (s.a…
  continue reading
 
Büyük günâhlardan şu dördü kalbin âmelleridir:Allâhü Teâlâ’ya şirk koşmak; Allâhü Teâlâ’ya isyânda,günâh işlemekte ısrar etmek; Allâhü Teâlâ’nın rahmetinden ümit kesmek; Allâhü Teâlâ’nın gazâp ve azâbındankendisini emniyette görmektir.Büyük günâhların şu dördü dil ile ilgilidir:1. Yalancı şahitlik,2. Hür, buluğa ermiş, müslüman ve namuslu kadınazin…
  continue reading
 
Resûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: “Bir kimse Allâh’ın Kitabı’nıkendi re’yi (fikir, görüş) ile tefsir etse ve bu tefsirinde isabetetmiş bulunsa yani açıklaması doğru olsa bile hatâ etmişolur.” (Ebû Dâvud)İbn Abbas (r.a.)’den yapılan rivâyette, Resûlullâh (s.a.v.)’inşöyle buyurduğu bildirilmektedir: “Kim ki, Kur’an hakkında, ilmiolmadığı halde konuşurs…
  continue reading
 
Duâ mahalli olan son oturuşta sıradan konuşmalarabenzer şekilde duâ etmenin namaza zararı var mıdır?Âlimler, namazda yapılan duâyı üç kısımda incelemişlerdir;1. Kur’an-ı Kerim veya hadis-i şerif kaynaklı olan dualar.2. Kur’an-ı Kerim veya hadis-i şerif kaynaklı olmayıp,insanların gündelik ve sıradan konuşmalarını andırmayan ve insanlardan istenilme…
  continue reading
 
Cihan padişahı Kânunî son zamanlarda yanlış lanse edilen bir padişah olmuş, hatta bazı maksatlı tarihçiler tarafından Kanunî karısı Hürrem Sultan’ın sözüne uyup, dirâyetlioğlu Mustafa’yı öldürterek, yerine Hurrem Sultan’dan olan II.Selim’i tahtın varisi yaparak böylece Cihan Padişahı’nın, Cihan İmparatorluğu’nu karısına olan zaafına kurban ettiği i…
  continue reading
 
6 Rebîülevvel 604 (30 Eylül 1207) târihinde Belh’tedünyayı teşrîf ettiler. Muhterem babaları MevlânâBahâüddîn Veled (k.s.) Hazretleri’nin kendi elleriyle yazdıkları bir vesîkaya göre Mevlânâ Celâleddîn MuhammedBelhî (k.s.) Belh’te altı yaşlarındayken bir Cuma günükomşu çocuklarıyla evlerinin damı üstünde koşuyorlarken çocuklardan biri, diğerine: “G…
  continue reading
 
İnsanların korumak üzere birbirine bıraktığı veya birkimsenin başkasından ödünç aldığı şeyler maddi anlamda emânettir. Kur’an-ı Kerim’de emânetlere riayet edilmesi emredilmiş emânete riayet, kurtuluşa eren müminlerin vasıflarından sayılmıştır. Hadis-i şerifte ise emânetehıyanet, münâfıklık alametlerinden sayılmıştır. Şöyle ki:“Münâfığın alameti dör…
  continue reading
 
Muhakkâk ki kulun halleri, mâzî, hâl ve istikbâl (geçmiş,şimdiki hal ve gelecek) olmak üzere 3’tür. Mâzî; Cenâb-ıAllâh, ezelî kudretiyle, kulu, mazide adem (yokluk), ölüm,aciz ve cehâletten, varlığa, hayata, kudrete ve ilme, nakletti. Yani kulunu yokluktan varlığa, ölümden hayata, acizlikten kudrete ve cehâletten ilme geçirmesidir. Hâl-i hazır’daCe…
  continue reading
 
1512’de Kayseri’nin Ağırnas köyünde devşirme olarakYeniçeri Ocağı’na alınan Mimar Sinan, ön eğitimini tamamladıktan sonra birçok sefere katılmıştır. Bu seferler sırasında yol üzerindeki eski yapıları tanıma fırsatını bulmuştur.1538’de Hassa Mimarları Ocağı’nın başına getirilmiş ve bugörevini 50 yıl boyunca sürdürmüştür.Mimar Sinan, hayatını, İslâmî…
  continue reading
 
Mâlikî fakihi ve eğitimci Ebü’l-Hasan el-Kâbisî (r.âleyh)der ki: “Allâhü Teâlâ şu âyet-i kerîme ile Peygamber(s.a.v.) Efendimiz’in ve ümmetinin üstünlüğünü ortayakoymuştur: “Allâh, sizi bundan evvel de, bu Kur’an’dada müslümanlar diye isimlendirdi. Neticede, Peygamber size şahitlik edecek, siz de diğer insanlaraşâhitlik edeceksiniz.” (Hac s. 78)Bu …
  continue reading
 
Kendi iddialarına göre, raf ömrünü uzatmak, mikrop yüklerini azaltmak, olgunlaşmalarını geciktirmek için soğanlar,kökler, yumrular, taze meyve ve sebzeler, hububat, öğütülmüş hububat ürünleri, kabuklu yemişler, yağlı tohumlar,baklagiller, kurutulmuş sebzeler ve kurutulmuş meyveler, çiğbalık, kabuklu deniz hayvanları ve bunların ürünleri, kanatlıve …
  continue reading
 
Allâh (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de bütün nimetlere karşılaştırma yapmak üzere Cennet’teki nimeti anlayabilmemiziçin bizlere bir görüntü sunmaktadır. Yiyecekler, içecekler,giyecekler ve de Cennet’te meydana gelecek olan rûhânîsaadet.Tıpkı kâfirlerin ve günâhkârların Cehennem’de hem fiziksel hem de rûhânî azâp görecekleri gibi, hiç kuşkusuzmü’minlerde Ce…
  continue reading
 
1. Rızkın genişlemesi;2. Mal, ömür ve amellerde bereketin olması;3. Gam ve kederlerden kurtulmak;4. Yağmurun yağması;5. Tabî âfetlerden emîn olmak;6. Allâhü Teâlâ’nın yardımına nail olmak;7. Allâhü Teâlâ’nın emriyle, meleklerin, kişinin kalbinisabit kılması;8. Hakikî izzet ve kuvvetin tahakkuk etmesi;9. Yüksek mertebelerin kazanılması;10. İnsanları…
  continue reading
 
Fahr-i Âlem (s.a.v.)’in dört müezzini vardı. Bunlar Bilâl-i Habeşî, İbn- Ümmü Mektûm Kureşî, EbûMahzûre Semure ve Sa’dü’l-Karaz (r.a.e.)’dir.Hz. Bilâl-i Habeşî (r.a.) ilk müslüman olanlardanbiridir. Köle iken İslâm olduğunu açıklayıp müşriklerinezâ ve cefâlarına tahammül ederken, Hz. Ebû Bekir(r.a.) tarafından satın alınarak, Allâh (c.c.) rızası iç…
  continue reading
 
Gece ibâdetine kalkmak için nefisimizle ve dünya ilebaşlı başına bir mücadele gerekir. İşte bu yolda müride enbüyük yardımcı, bu yolda daha önce yürümüş ehil bir şeyhtir. Bir şeyhe intisâb etmeden hiçbir kimse kendi başınadünyanın kendisine getireceği belâlardan salimen çıkmayıbaşaracak güç ve kuvvette değildir.Bunun içindir ki, sana gerçeği ve doğ…
  continue reading
 
Def-i Hacet yapılırken şunlar mekruhtur;Küçük ve büyük abdest yaparken bina içinde bileolsa ön ve arkasını kıbleye dönmek. Temizlenmeanında Kıble’ye dönmek mekruh olmaz. (Tahtavi)Kadınların, büyük veya küçük abdestlerini yaptırdıkları küçük çocukları kıbleye doğru tutmaları. Yönünü ay vegüneşe dönmek. Çünkü, ay ve güneş Allâh (c.c.)’uniki büyük âye…
  continue reading
 
Bir kimse Ehl-i Sünnet ve’l Cemaat itikâdına uygunbir şekilde yaşar ve bu şekilde son nefesini verirsebiiznillâh kurtuluşu tamamdır. Allâh (c.c.) günâhlarınıdilerse affeder, dilerse de günâhı müddet cezalandırdıktan sonra cennetine dahil eder. Buna karşın, birkimsenin itikâdı bozuksa ne yaparsa yapsın kurtulmasımümkün değildir.Bir gün, Hz. Selman (…
  continue reading
 
Yakın tarihimize damga vuran gençlik teşkilatı Milli TürkTalebe Birliği’nde 1971’de başlayan dönemde kurumsal/kitlesel faaliyetler yanında kişisel gelişime de çok önem verilmiş;“İslâm’ı öğren, yaşa; öğret, yaşat” düsturu hayata geçirilmeye çalışılmıştır. Günümüzde ülkemizin yönetiminde ve önemligörevlerdeki pek çok kişi Milli Türk Talebe Birliği ça…
  continue reading
 
Milli Türk Talebe Birliği (MTTB), Osmanlı’dan günümüze,yakın tarihimizin en büyük gençlik hareketinin adıdır. 1916yılında Daru’l Fünûn’da okuyan bir grup öğrenci tarafındankurulmuştur. 1931’e kadar kayda değer bir varlık gösteremeyen MTTB, bu yıllarda Teknik Üniversite talebesi olanTevfik İleri’nin genel başkan olmasıyla faaliyetlerini artırmış,mil…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’i en güzel tasvîr edenlerden biri Hz. Ali (r.a.) idi. Hz. Ali (r.a.), Resûl-i Kibriyâ(s.a.v.)’in yürürken ayaklarını yerden kuvvetlice kaldırdığını söylüyor.Fahr-i Cihân (s.a.v.) Efendimiz’in amcasının oğluAbdullah ibni Abbâs (r.a.) de, onun güçlü kuvvetli olduğunu, bu sebeple hareketlerinin de son derece canlı olduğunu…
  continue reading
 
Beyhakî (r.âleyh)’in Aişe (r.anhâ)’dan naklettiğinegöre Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Altı sınıf insana Allâhü Teâlâ lanet etmiş ve duâları, Allâh katındakabul olunan nebiler de lanet etmişlerdir. Bunlar şukişilerdir:1. Allâhü Teâlâ’nm kitabına herhangi bir şey ekleyen.2. Allâh’ın takdirini, kaderini yalanlayan.3. Baskı yapmak suretiyle, Allâ…
  continue reading
 
Çoğu kişilerin hadis diye duydukları ya da öyle sandıkları bazı sözleri, bir bilenden sorarken genellikle söyledikleri söz, “Bu, Kütüb-i sitte’de var mı ?” ya da “Buharibunu nakletmiş mi?” veya “Müslim’in kitabında geçiyormu?” olmaktadır.Böylesi bir soru, aslında, sahih hadislerin sadeceKütüb-i Sitte veya Buhari ve Müslim’in kitaplarında bulunduğu,…
  continue reading
 
Peygamberimiz (s.a.v.), bir gün, “İnsanı helâka sürükleyen yedi şeyden çekininiz!” buyurmuştu. “Yâ Resûlullâh!Nedir bu tehlikeli şeyler?” diye sordular. Peygamberimiz(s.a.v.): 1. Allâh (c.c.)’ya şerik koşmak, 2. Sihir yapmak,3. Allâh (c.c.)’ün öldürülmesini haram kıldığı nefsi haksızyere öldürmek, 4. Ribâ (faiz) yemek, 5. Yetim malı yemek,6. Savaş …
  continue reading
 
Osmanlı evleri, nice kültür değerlerini içerisinde barındırıyordu. Acaba bugün bunlardan kaç tanesi yaşatılmaktadır.Anadolu’da pek çok evin misafir odasına alınan bir yabancının ilk dikkatini çeken veya ihtiyacı olduğu bilgilerikolaylıkla bulabildiği bir yazı hemen karşısına çıkardı.“Ey misafir kıl namazı/Kıble bu caniptedir.İşte ibrik işte leğen/İ…
  continue reading
 
Herhangi bir kimse bize iyilikte bulunursa, o kişiyeteşekkür etmeyi unutmamalı, hiç olmazsa Resûlullah(s.a.v.) Efendimiz’in yüce ahlâkına uyarak, edeben birhayır duâda bulunmalıyız.. Nitekim Hâkk Teâlâ, “Bana,ana ve babana şükürde bulun” (Lokman s. 14) buyuruyor.Yine Hâkk Teâlâ, “Ey Dâvud ailesi, Allâh’a şükür içinçalışın. Kullarımdan şükür edenler…
  continue reading
 
Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Yakında sizdenbiri çıkar ve şöyle der: “İşte Allâh (c.c.)’un kitabı. Onuniçerisinde bulunan helâlleri helâl kabul ederiz, ondayer alan haramları da haram sayarız.” Haberiniz olsun!Kime benden bir hadis ulaşır da onu yalanlarsa, bu haliyle o Allâh’ı, Resûlü’nü ve o hadisi kendisine ulaştıranı yalanlamış olur.”…
  continue reading
 
İnsanların, günlük yaşantılarını sürdürürken veyahayata dair planlar yaparken rızk endişesi taşımamalarıgerekir. Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz, “Aslandankaçar gibi rızkınızdan kaçsanız, o yine de gelirsizi bulur.” buyurmuşlardır. Bu böyle iken Türkiye’demaalesef “Ekmek aslanın ağzında”, “Ekmek aslanınmidesinde” gibi ifadeler kullanılmaktadır. Bunla…
  continue reading
 
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in bizlere emir ve vasiyetlerinden biri, Cuma günü verilen hutbe ve vaazları dikkatledinlememiz, bu öğüt ve vaazlardan faydalanmamız için birkelime dahî kaçırmamamız hakkındadır. Birçok insanlar buahdin ahkâmını yapmamaktadırlar. Bu gibiler, hatibin konuşmasına önem vermezler. Hatibin sözlerini zalimlere veyardakçıların…
  continue reading
 
“Elçilerimiz Lut’a geldikleri vakit de o, bunlar kaygıyadüştü, göğsü daraldı ve “Bugün çetin bir gündür dedi.”Kavmi ona doğru koşarak geldiler. Onlar daha önce kötülükler işlemeye alışmış kimselerdi. Lut (a.s.): “Ey kavmim”dedi. “İşte kızlarım, onlar sizin için daha temizdir. ArtıkAllâh (c.c.)’dan korkun. Misafirlerimin yanında beniz reziletmeyin. …
  continue reading
 
Abdullah b. Muğaffel (r.âleyh) rivâyet etmiştir. Resûlullâh(s.a.v.) buyurdu: “Ashâbım hakkında Allâh (c.c.)’dan korkunuz. Benden sonra onları lanete hedef tutmayın. Kimonları severse, bana olan sevgisiyle onları sevmiştir. Kimonlara buğzederse, bana olan bıığzundan onlara buğzetmiştir. Onlara ezâ, cefâ verirse, bana vermiştir. Kim banaezâ, cefâ ver…
  continue reading
 
Habeş Sultanı Necâşî’nin hicret edenler hakkında ortayakoyduğu saygı ve hürmet, Hicaz memleketlerinde duyuluncaMekke müşrikleri göç eden müminleri geri döndürmek içinMelik Necâşî ve Habeş vekiller heyetine verilmek üzere Hicazyöresinden bir takım pahalı hediyeler hazırladılar. Araplar’ınçare bulucularından olan Amr b. Âs’la Amâre b. Velîd’i yolladı…
  continue reading
 
İslâm hukuku insafla incelendiğinde zaman, toplumların mutluluk ve istikrarına tek çare ve ilaç olduğu görülecektir. İslâm hukuku, kaynak itibari ile beşer üstüolduğundan, müeyyide ve kaideleri ile her zaman şamil,insan cinsinin ihtiyaçlarını karşılayacak genişlikte vemükemmeliyette olduğu için, beşer tarafından düzenlenen kanunlardan büyük bir üst…
  continue reading
 
İslâm kaynaklarında âhir zamanda sünnet dışında gelişecek bir takım olaylardan haber verilmiştir. Abdullah b.Mes’ud (r.a.)’den rivâyet edilen hadiste, Hz. Peygamber(s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Sizler yakında benden sonrabencil kimseler ve makbul saymayacağınız işler göreceksiniz.” Hz. Peygamber (s.a.v.)’in ashâbı (r.a.e.): “o zaman bize ne emreders…
  continue reading
 
Yüce Allâh, gece ibâdet edenleri Resûlü (s.a.v.) ilebirlikte zikretmiştir. Bu güzel işe karşılık olarak vereceğimükâfatta onları peygamberinden ayırmayarak hepsinişöyle övmüştür: “Resûlüm, senin gecenin üçte ikisinden daha azında, yansında ve üçte birinde kalkıpibâdetle geçirdiğini ve senin yanında bulunan birtopluluğun da böyle yaptığını Râbbin el…
  continue reading
 
Son devirde ülkemizde yaşamış en büyük velilerden Hz.Sâmî (k.s.)’un “tabiri câiz ise” kucağında doğmuş, onun terbiyesinde büyümüş, hayatını Hz. Sâmî (k.s.)’a hizmete veondan istifadeye adamış ve yine o zâtın vasiyyetleri gereğiteçhiz ve tekfin işlerini yapmış, onun yolunu hâlâ insanlaraanlatan ve Hz. Sâmî (k.s.)’un manevî evlâdı ve vazifelisi olanM…
  continue reading
 
Hayatının tek gâyesi Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz Hazretlerinin sünnetine uymak ve onu ihyâ etmek olan Hz. SâmîEfendimiz; daha önceki kitâblarda: “Kılıcı boynunda asılı Peygamber” olarak tarîf edilen (s.a.v.) Efendimize bu husûsta daittibâ edip gazâya iştirâk ederek “Gâzî” olmuşlardı.Bu husûsu kendileri şöyle anlatıyorlardı: “Birinci Cihânharbi…
  continue reading
 
Üstâdına olan muhabbet ve bağlılığını dâimâ arttırarakdevâm ettiren Hazreti Sâmî Efendimiz bütün gün ve gecelerinihizmet yolunda geçirdiler. Sâmî Efendimiz dergâhın temizliğinden, ihvânın her türlü ihtiyaçlarına varıncaya kadar bütünhizmetlerini seve seve yaparlardı. Hazret-i Es‘âd Erbilî Efendimizin: “Mâ‘nen bizimle aynı mertebededir, lâkin bu vaz…
  continue reading
 
Mürşid-i kâmilini bulan ve Zât-ı ‘Âlîlerinin onun ifâdesi ile“Eyyâm-ı şebâbını (gençlik günlerini) şerîat-ı mutahhare ve tarîkat-ı ‘âliyye hizmetinde” geçiren Hazreti Sâmî Efendimiz ma‘nevîmertebeleri hızla aşıyorlardı. Bu yolda kendi ifâdeleri ile ihlâs vetam teslîmiyet şarttı. Ölünün yıkayıcısına teslîmiyeti gibi mürîd demürşîdine teslîm olmalıyd…
  continue reading
 
İlk, orta ve lise tahsîlini Adana’da tamâmlayan Hz. Sâmî (k.s.),yüksek tahsîlini İstanbul’da yaparlar. Hukuk Fakültesini birincilikle bitiren Hz. Sâmî (k.s.), bu arada bir müddet GümüşhâneliDergâhı’na devâm ederler. Bu sırada Bâyezıd dersiâmlarındanRüşdü Efendi (Eski Beşiktaş müftüsü Merhûm Fuat Çamdibi Hocanın babası): “Sâmî Evlâdım, gel seni Şeyh…
  continue reading
 
Hz. Mahmud Sâmi (k.s.)’un hayatını manevi vazifelisive ihvâna kılavuzu Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’ünkâleminden yayınlamaya devam ediyoruz:Hz. Sâmi (k.s.), sâlih dostların birbirlerine olan yardımlarının Kıyâmet günü de devâm edeceğinin tefsîrde beyân edildiğini sohbetlerinde sık sık anlatırlardı:Kıyâmet günü hesâba çekilen bir kulun seyyiâtı has…
  continue reading
 
Resûl (s.a.v.)’in risâleti bütün dünyaya ve alemlereşâmil ve rahmet olduğu: “Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemin (Seni de (ey resulüm) biz ancak alemlere rahmet için gönderdik” (Enbiya s. 107) buyurduğuKelâm-ı Kadîm’i ile ispat edilmiş olduğundan mübarekismine Resûl’ür-Rahmeti buyrulmuştur. Bu isim, Resûl(s.a.v.) hazretlerine verilen has isiml…
  continue reading
 
Rivayet olunduğuna göre Abdurrahman b. Avf(r.a.)’a ait bir ticaret kervanı Şam’dan dönüyordu. Kafile Medine-i Münevvere’nin caddelerine ulaştığı zamançarşıda bir kımıldama ve hareketlilik meydana geldi. Durumdan haberdar olan Hz. Âişe (r.anhâ) bununne olduğunu sorunca kendisine: “Abdurrahman b. Avf(r.a.)’in ticaret kervanının geldiğini” söylediler.…
  continue reading
 
Kendini tanımak, bilmek istersen, iki şeyden yaratılmış olduğunu bilmelisin. Biri zâhiri kalıp. Buna bedenderler. Göz ile görülebilir. Diğeri bâtın mânâsındadır.Ona nefs derler, rûh derler ve kalp derler. Bu ancakhakikât gözü ile bilinir. Baş gözü ile görülemez. Seninhakikâtin, aslın, bu bâtın mânâsındadır. Ondan gayrısı ona tâbidir. Onun askeri ve…
  continue reading
 
Cenâb-ı Hâkk şöyle buyurmaktadır: “…kulak, göz,gönül, bunların herbiri yaptıklarından sorumludurlar.”(İsra s. 36)Kulağın Bazı AfetleriKonuşulması doğru olmayan sözleri dinlemek; insanıkötülüklere sürükleyecek sözleri, şarkıları dinlemek; hatalı ve nağmeli yani şarkı gibi okunan Kur’ân’ı dinlemek;başkasının konuşmasını habersiz, gizlice dinlemek; Ku…
  continue reading
 
Efendimiz (s.a.v.)’in bizlere olan emir ve vasiyetlerinden biri, kış ve yaz günleri şer’i mazeretlerimiz olmadanCuma guslünü terk etmememiz hakkındadır.İmâm Şâfii (r.âleyh) Hazretleri, “Yolculukta olsun,hazarda olsun, kış ve yaz mevsimlerinde olsun, Cumagününün guslünü bir kere dahi bırakmış değilim” buyurmuşlardır. Birçok insanlar, bu âhde uymamak…
  continue reading
 
Enes (r.a)’den rivâyet edildi ki, Allâh Resûlü (s.a.v)şöyle buyurdu: “Susmak hikmettir (akıllılıktır), fakatonu yapanlar azdır.” Bu hadisi zayıf bir senedle Beyhakîtahriç etmiş ve şunu söylemiştir: “Sahih olan, bu sözünLokman Hekim’e âit olmasıdır.”Fuzulî konuşmaktan sakınmanın ve konuşmak gerekmedikçe susmanın medhi konusunda müteaddit hadisler va…
  continue reading
 
İnsanoğlu bu dünyaya keyfine göre yaşaması içingönderilmemiştir. İnsanın boynunda kulluk halkasıbulunmaktadır ve kıyâmet günü bu dünya yaşantısınınhesabını verecektir. Dolayısıyla insan tüm hayatı boyuncabu gerçeği bilerek ve unutmayarak yaşamalıdır. Bugünİslâm’a aykırı olan birçok dünyevî meşgale müslümanlaragüzel şeyler olarak lanse edilmekte ve …
  continue reading
 
Câbir ibni Semüre (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre birdefasında Peygamber (s.a.v.) Efendimiz onun yanağınıokşamıştı. Câbir bu ânı şöyle anlatır: “Eli öyle serin idi veöyle güzel kokuyordu ki, sanki mübârek elini güzel kokusatan bir adamın sepetine daldırıp çıkarmış gibiydi.”Başka biri de şöyle demiştir: “Peygamber (s.a.v.)mübârek eline güzel bir …
  continue reading
 
Selefi Salihin’in güzel bir ahlâkı sıkıntı ve belâlarınimet ve rehâvete tercih etmeleri idi. Çünkü bu sayedeAllâh (c.c.)’a yönelişleri sürekli oluyordu. Öyle ya, Allâh(c.c.)’u seven kendisini Allâh (c.c.)’a yaklaştıran, kendisine Allâh (c.c.)’u hatırlatan her şeyi sever.Vehb b. Münebbih (r.âleyh) şöyle diyordu: “Belâyı nimet, rehâveti de musibet ol…
  continue reading
 
Sahâbenin, Allâh (c.c.) ve Resûlü (s.a.v.) katında dinineminleri ve hidâyete kavuşmuş yıldızları oldukları kesin delillerle belirtilmiştir. Onlar, “Şüphesiz Kur’ân’ı biz indirdikve onu yine biz koruyacağız.” (Hicr s. 9) âyetinin mânasıncadeğişiklik ve yanlışlıktan korunmuş olan Kur’ân’ı me’sûr tefsirleriyle ve “Burada hazır olanlar olmayanlara duyu…
  continue reading
 
Loading …

Guida rapida